Yüzdük yüzdük kuyruğuna geldik!
Yarına bir gün var…
Yarın önemli gün. Yarın, CHP nihayet adaylarını açıklama şerefine erişecek!
İyisi ile kötüsü ile…
Seyhan ve Yüreğir’de adaylarının kim olacaklarını da böylelikle görmüş olacağız. Seyhan’ın adayını ben kendi adıma çok önemsiyorum. Nedeni ise gayet açık ve net…
Adana’da oy kullanan toplam seçmen bazında rakam olarak ifade edecek olur isek, her üç kişiden bir kişi Seyhan’da oy kullanıyor. Yani Seyhan seçmen deposu…
Dolayısı ile Seyhan’dan alınacak olan oy oranı önem arz ediyor. Seyhan sonrasında Yüreğir’in de oy oranı totalde seçim sonucunu belirliyor.
Bu iki ilçede gösterilecek olan adayın önemi de bu açıdan değer kazanıyor. CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkanlık seçimini de etkileyecek olan aday belirleme sonucunu tüm Adanalılar dikkatle takip ederek sonucu da bekliyorlar.
Dedik ya, yarına kaç var? Diye…
Büyük ihtimalle yarın açıklanacak olan Belediye Başkan Adayı (Seyhan adına) Mustafa Bilgilioğlu olacak gibi görünüyor.
Bütün ibreler Bilgilioğlu’dan yana gibi…
Son bir haftadır Mustafa Bilgilioğlu’nun ismi o kadar çok ve net bir şekilde izah edilerek kamuoyu ile paylaşılmaya başlanıldı ki, bir başka ismin açıklanmasının biraz ‘ihtimal dışı’ gibi görünmesine neden olan bu görüntü yarın netleşecek.
Ortaya çıkan fotoğrafta seçimin kaderini tayin etmiş olacak.
Milletvekilliği yapan İbrahim Özdiş konusunda CHP’nin özellikle Adana bazında oluşan kamuoyunu Ankara’da Parti Meclisi ile Merkez Yönetimde onaylatıp onaylatamayacağı da adayın açıklanması ile ortaya çıkmış olacak.
Özdiş mi? Bilgilioğlu mu?
Durum bu moda geldi dayandı. Son yirmi dört saat…
Nefesler tutuldu.
Beklentiler bugün sonucun açıklanması yönünde.
Zeydan Karalar’ın da suskun duruşu aslında olayı biraz bu hale dönüştürdü. Kendisinin değil ama taraf ve etrafının özellikle İbrahim Özdiş’e karşı çıkması, Karalar’ın karşı duruşu gibi algılanmaya başladı…
Bu da Mustafa Bilgilioğlu’nu ön plana çıkarır gibi oldu…
Sonuç itibariyle gelinen noktada nihayet adayların kim olduklarını öğrenme şerefine nail olacağız!
(Özcan Aladağ Yazdı)
