Memlekette garip işlerler karşılaşıyorsunuz. Her karşılaştığınız olaydan sonra ‘bu kadarına da pes doğrusu!’ diyorsunuz.
Bütün olumsuzluğun sorumluluğunu yurttaş olarak siz çekiyorsunuz.
Hiç başınıza geldi mi bilmiyorum ama Noter uygulamasının çok sakat yanlarının olduğunu başıma gelen olaydan sonra anlayabildim!
Notere gidiyorsunuz.
Yaptırmak istediğiniz işlemlerle ilgili olarak sizlerden bilgi ve belgeleri alıyorlar ve kendileri evrakınızı hazırlayarak size imzaya açıyorlar.
50 yıl önce kullanılan yarı Osmanlıca yarı Türkçe ifadeler ile süslü ve oldukça kabarık bir tanımlamanın altına imza atarak parayı da bayılıyorsunuz.
Noterin yaptığı işlemi iki kere değil en az 10 kere kontrol etmek gerekiyor. Yaptıkları yanlışı görmek adına…
İşlemdeki rakamları ve ifadelerin yerlerini yanlışlıkla noter belgesine yazan görevliye olan itimadınız nedeniyle okumadan Noterden çıkar iseniz vay başınıza gelene.
Varisleri toplamak ayrı bir dert, yeniden noter masrafını çekmek bir başka dert…
Bütün bunları temin ederek yanlışlığı maddi ve manevi kayıp ile ödüyorsunuz.
Hiç Noterin kendi hatasını kabul ettiğini görmedim.
Ve ne söyler iseniz söyleyin sizden ikinci bir ücret alarak yeniden evrak hazırlıyorlar.
Yaptıkları hata kendilerine ait…
Yani memurun hatası…
Gelin görün ki bunu ispat etmek hiç mümkün değil.
Böyle bir uygulama ile karşı karşıya kalınca zaman kaybı, işinizin olumsuzluğu cabası…
Aslında bu konuda bir düzenlemenin olması gerekiyor.
Sehven yapılan hataları yine Noterlerin kendilerinin evrak ile düzeltmeleri imkânın verilmesi gerekiyor.
Mahkemeler bu imkanı sağlar iken Noterlerin ‘OLMAZ’ diyerek ayak sürümeleri de hiç hoş değil.
Adalet Bakanlığı’nın bu konuda bir düzenleme getirmesi gerektiğini inananlardanım.
Bu vesile ile Adalet Bakanlığı’na bir ricamız olsun. Yurttaş adına bu ricamız elbette.
Noterlerin harf ve rakam gibi kendilerinden kaynaklı yaptıkları hataları düzeltmeleri gerektiğine ait bir düzenlemeye imza atılmasında yarar var.
Yurttaşı sağmal inek gibi yapmamaları adına…
İnşallah bu çağrımızı bakanlık yetkilileri dikkate alır diyelim…
(Özcan Aladağ Yazdı)
