Her kesim ve herkes adaletten bahsediyor..

İyi bir şey,   Adil olmak ,   adaletli olmak ve Adaleti istemek..

Ama

Biz ne kadar  adiliz?

Gelin iğneyi önce kendimize bir batıralım..

Çünkü adil ve adaletli olmak zordur,   Zor iştir,   bu zoru da herkes başaramaz.

Herkes her zaman adaleti yüceltir ,   över ama işte bundan sonra , övenin ,  yüceltenin de  adil olması lazım..

*

Kişiler hep adil olunmasını istiyor..

Ama kendi için,   ya diğerleri ne olacak?

Adil olmak için sözde çaba sarf eden, kendisi için adalet isteyen bir Başkası için neden  istemez bunu?

Çünkü Adil olmak zordur.

*

Ayeti Kerime’de Cenabı Mevla Buyuruyor ki;

“Ey İmam edenler!   Adaleti ayakta tutan ve kendiniz, ana babanız ve yakın akrabanız da olsa, yalnız Allah için şahitlik eden kimselerden   olunuz.Zira zengin de olsa,  Fakirde olsa,  Allah ikisine de (Sizden) daha yakındır, nefsinizin arzusuna uyarak adaletten uzaklaşmayın, eğer (Şahitlik ederken diliniz eğer, bükerseniz veya çekinirseniz, şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.(Nisa 135)

*

Şimdi bundan sonra gelin, bir soru üzerinde kafa yoralım..

Kim, kendi aleyhine,  akrabasının, yani yakınının aleyhine,

Adaletten yana tavır koyar?

Bu olmuyor değil mi?

Herkes adalet istiyor ama , kimse  neden  kendine bir dönüp bakmaz..

*

Karşısındaki doğru yapmış ama kendi görüşünden değilse,  o kötü.

Kendisinden biri kötü yapmışsa,  kendisinden olduğu için onun kötüsüne iyi derler..

Hani bunu yapanlardan her zaman, her yerde, her mekânda adaletten dem vuranlardır.Hani bir söz var ya;katil herkesten önce cenazeye gelir, orada ağlar diye.

Kendisi çok şey anlatır yazar ama

Kendi uygulamaz adil olmayı.

Neden olmaz?

Çünkü; adil ve adaletli olmaz zor bir iştir..

Evet;  İyiliğe iyilik her kişinin,  kötülüğe iyilik ise er kişinin işidir.(Harcıdır)

İşte buda zor iştir.

*

Gelin hep beraber, sen, ben, o.

Aleyhimize de olsa adil, adaletten yana olalım.

Bu ulvi bir fikirdir..

Şöyle bir düşünüyorum da  acaba ben adil miyim?

Ben aleyhime bir olay vuku bulsa adaletten yana tavır koyabilir miyim?

Ya, siz ne dersiniz?

*

Kim veya kimler; yazı yazarken,  konuşurken,  içinde bulunduğun topluluğun,  cemaatin,   partinin içinde yanlışlarını yüksek sesle söyleyebiliyor?

Yoksa kişi haklı, ama ben niye onun için kötümü olayım mı diyor?

Kişi  orada,  adalet tesis olan diye aleyhine de olsa kalkıp şahitlik  edebiliyor mu?

Kendi yanlışını,  hatasını, kusurunu dürüst bir şekilde ben yaptım diyebiliyor mu?

Ama , başkasına adil ol demek kolay, hem de çok kolay..

Evet üzgünüm hem de çok, çünkü çıkarımız olmadığı zaman susuyoruz, adalet için şahitlik yapamıyoruz..

Çıkarımız olduğu zaman susuyoruz, sözü eğip büküyoruz, doğruyu söylemiyor ve yazamıyoruz..

Sonra ise adalet, adalet diye bağırıyoruz..

*

Ne haldeyiz..  Nasıl mı? ;  Zengine, makam sahibine, güçlü, kudretliye karşı adaleti savunamıyoruz.

Hatta onlara karşı daha farklı davranarak ikiyüzlülük sergiliyoruz.

Adaleti istemek kolay ama adil olmak her zaman zordur,  Kaç kişi,  sen ,  ben,  o veya onlar zoru seçiyoruz..

Ama Cenabı Mevla Ayeti Kerimede buyuruyor ki;

Nisa Suresinde “Aleyhinize de olsa Adaletten yana tavır alın”

Kalın sağlıcakla, selam ve dua ile..

(Mehmet Özler yazdı)