Her yıl Ocak ayının son Pazar günü “Dünya Cüzzam Günü” olarak ilan edilmiştir. Cüzzam (Lepra), tanısı kolay, tedavisi kesin, erken tanı konduğunda önlenebilir bir hastalıktır.
Dünyanın alt gelir grubu bazı ülkelerinde açlık, yoksulluk, yaşam ve temizlik koşullarının kötülüğü, sağlık hizmetlerinden yeterince yararlanamama, iyi beslenememe ve sürekli göçler gibi nedenlerle kökü kazınamamaktadır. Bu haftanın amacı toplumun cüzzam ve cüzzamlıya karşı oluşan yanlış inançlardan, bilgisizlikten kaynaklanan korkularını önleyerek cüzzam hastalığının erken teşhis edilmesinin sağlanması, dünya standartlarına uygun bir şekilde tedavisi ve izlenmesiyle hastaların topluma kazandırmaktır.
Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine göre, dünyada her yıl yaklaşık 200.000 yeni Lepra vakası tedaviye alınmaktadır. Lepraya bağlı olarak çeşitli sekel ve sakatlıklar bırakabilen komplikasyonlar gelişmektedir. Ancak etkin tanı ve tedavi yöntemleri sayesinde, günümüzde Lepraya bağlı ağır sekeller önlenebilmektedir.
Ülkemizde 2017 yılı hastalık bildirimleri sonucunda kayıtlı lepralı hasta sayısı 605 olup, 2017 yılında tespit edilen yeni vaka sayısı 2’dir. Lepralı hastaların ilk tedavileri İstanbul, Ankara ve Elazığ İllerinde bulunan Lepra Hastanelerinde yapılmaktadır. Cüzzamlı hastalarla ilgili her türlü izleme ve değerlendirmeler hastaların yaşadıkları ildeki sağlık kuruluşlarınca yürütülmektedir. Hastaların tedavi giderleri Sağlık bakanlığı tarafından ücretsiz karşılanmaktadır.
Gün geçtikçe sayıları azalan lepralı hastalar bizim toplumumuzun insanlarıdır. Onlarla ilişkiyi kesmek ve onları toplum dışına itmek yerine, ihtiyaçları olan anlayışı, yakınlığı, destek ve sevgi göstermek önde gelen bir vatandaşlık görevidir.
Lepra, koruyucu ve tedavi edici sağlık hizmetlerinin hedeflerine ulaşması ile yakın zamanda dünyada ortadan kaldırılacağına inandığımız bir hastalıktır.
Her yıl Ocak ayının son Pazar günü tüm dünyada gerçekleştirilen “Dünya Cüzzam Günü” nedeniyle yapılan etkinliklerle; toplumun bu hastalık konusunda bilgilendirilmesinin sağlanması, farkındalık oluşturulması ve sonuç olarak hastalığın yeryüzünden yok edilmesi amaçlanmaktadır.
